11 Aralık 2011 Pazar
17 Kasım 2011 Perşembe
düşündürenle beraber bir sohbet...
bugün düşündüm
insanları, toplumu
hani toplumun belleği ve insanın belleği, sosyal ortamların kuralları ve yargılarının oluşması üzerine
son dönem okuduğum kitaplarla da alakalı
dedim ki ya ne gıcık
nasıl da çağın bakışı ve yaşadığımız toplum
ket vuruyor bize, hayallerimize, mutluluğumuza, huzurla bir anı yaşama isteğimize
şartlara kurallara bağlıyor
olmalısın yapmalısın...
ölene kadar, ölümüne, kutsallarla dolu, kanla ırkla dinle, bağlıyız her yere ve herşeye
oysa çocuklarız biz hep
öğrenmiş çocuklar...
23 Eylül 2011 Cuma
Fedailerin Kalesi Alamut - Wladimir Bartol
Bu yazı, Sloven edebiyatının dünyaya kazandırdığı önemli mihenk taşlarından biri olan Wladimir Bartol'un Fedailerin Kalesi Alamut isimli romanı ve düşündürdükleri üzerine bir mütevazi, kendi çapında denemeciktir efendim.
Evvela romanın hikayesinden bahsedelim: Fedailerin Kalesi Alamut'un, Türkiye'de sahife olarak hikayesi Yurt Yayınları'nda 1998 yılında ilk basımıyla başlar, benim elimdeki 2009 yılında yapılmış 7. basımıdır. Çevirmeni Atilla Dirim'dir ve kendisini güzel çevirisiyle eseri okunur ve akıcı kılmakta oldukça başarılı buldum. Bendeki kopya ise Kadıköy Akmar Pasajı'nda güzelim bir el tarafından hediye edilmiştir.
Bay Wladimir Bartol hakkında da bilgiler vereyim. 1903-1967 yılları arasında Orta Avrupa'da yaşamış, iki dünya savaşını da bütün eziciliğiyle beraber sırtlamış o bilge nesilden. Böyle bir nesil olduğunu düşünüyorum ben, ekonomi, ulus, siyaset ve savaş kavramlarını ve ilişkilerini yaşayarak idrak etmiş.
Bay Wladimir Bartol hakkında da bilgiler vereyim. 1903-1967 yılları arasında Orta Avrupa'da yaşamış, iki dünya savaşını da bütün eziciliğiyle beraber sırtlamış o bilge nesilden. Böyle bir nesil olduğunu düşünüyorum ben, ekonomi, ulus, siyaset ve savaş kavramlarını ve ilişkilerini yaşayarak idrak etmiş.
Etiketler:
Alamut,
Edebiyat,
Hasan Sabbah,
Kitap,
Wladimir Bartol
27 Ocak 2011 Perşembe
avaze gonjeshk-ha / serçelerin şarkısı
Modern hayatın biraz dışında ama temelli uzaklarında değil.Ona biraz göz kırparak fakat yine de kendi ekseninden çıkmadan, küçük bir ailenin ve o ailenin reisi Kerim'in etrafında dönen bir hikayesi var.
20 Ocak 2011 Perşembe
Ah Güzel İstanbul ve Mesut İnsanlar Fotoğrafhanesi
Efendim evvela belirteyim: bu iki konuyu bir kayıtta harmanlamak nereden aklıma geldi bilmiyorum. Önce hikayeyi mi okumuştum... yoksa filmi çocukken mi görmüştüm televizyonda onu da hatırlamıyorum. Ama bulgur pilavı, şarap ve ekmekle çalışan naçizhane dimağımda bağlandı bu ikisi birbirine. Eh serde delilik de olunca hor görmemek lazım.
Etiketler:
Atıf Yılmaz,
Ayla Algan,
Edebiyat,
Film,
Sadri Alışık,
Ziya Osman Saba
1 Ocak 2011 Cumartesi
Böyle Buyurdu Zerdüşt - Nietzsche
Ruh için ne ağır şeyler vardır, içinde saygı barınan güçlü dayanıklı ruh için : ağırı ve en ağırı özler onun gücü.
Ağır olan ne ? diye sorar dayanıklı ruh, derken diz çöker deve gibi ve iyi yüklenmek ister.
En ağır şey nedir, ey yiğitler ? diye sorar dayanıklı ruh, sırtıma alayım da gücümden kıvanç duyayım.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)